kuvvet ~ قوت
Lugat-i Naci - kuvvet ~ قوت maddesi. Sayfa: 602 - Sira: 8


Lugatı naci sözlüğü kuvvet maddesi. osmanlıcada kuvvet ne demek, kuvvet anlamı manası, kuvvet osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte kuvvet hakkında bilgi. Arapça kuvvet ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada kuvvet anlamı
قوت kuvvet ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
قوت kuvvet يقول ما التركية . معنى قوت kuvvet اللغة التركية
قوت kuvvet می گویند آنچه ترکیه. معنای قوت kuvvet زبان ترکی
kuvvet ~ قوت güncel sözlüklerde anlamı:
KUVVET ::: Sükunette bulunan cisimleri harekete, hareket ettikleri sükunete getirmeğe muktedir olan sebeb. (Kuvvet, te'sir ettiği cisimlerin hâricindedir.)
"); kut ::: ("ku" uzun okunur, a. i. c. : akvât) : 1) yaşamak için yenilen şey 2) yiyecek.
kul-i lâ-yemût ::: ("ku" uzun okunur) : ancak ölmeyecek kadar alınan gıda. (bkz. : tûşe).
kut-i mesîh ::: ("ku" uzun okunur) : hurma.
kut-i rûh ::: ("ku" uzun okunur) : can için olan gıda.
kut-i uşşak ::: ("ku" uzun okunur) : "âşıkların gıdası" : öpüş, öpme.
kuvvet ::: (a. i. c. : kuva [y]) : 1) güc, kudret, tâkât; sıhhat, sağlamlık, 2) bir hükümetin askerî gücü.
kuvvet-i devlet ::: devletin kuvveti.
kuvvet-i kalb ::: itimâdı, güvenmeyi arttırma.
kuvvet-i karabet ::: huk. karabette kuvvet. Meselâ : [ana-baba bir kardeşin karabeti baba bir kardeşten kuvvetlidir : çünkü, anababa bir kardeş iki karabet ve d geri bir karabet sahibidir]
kuvvet-üz-zahr ::: (arka kuvveti) : 1) yedek kuvvet, arka kuvveti; 2) dayanılacak olan kimse, şey veya hal. 3) mat. 2x2x2 gibi çarpanları müsâvî olan bir çarpmada bunların miktarını gösteren raka : 2x2x2 = 23 muadele (denklem) sinde 3 sayısı, 2 nin kuvvetini gösterir. [Arapça, Farsça yapılan terkiplerde kelime : kuvve şeklinde kullanılır] , (bkz. : kuvve).
kuvvî ::: (a. s.) : fels. fr. virtuel.
kuvviyyet ::: (a. i.) : fels. fr. virtualiK.
kuvvet ::: güç.
Kuvvet :::
- Fiziksel güç, takat
Örnek: Bu kadar cesur bir hamleye yetecek kuvvetim yok. Y. Z. Ortaç - Güç
- Şiddet, zor, cebir.
- Yetke, erk, nüfuz.
- Dayanıklı olma durumu, tahammül, mukavemet.
- Bir ülkenin savaşçı silahlı kuruluşları veya gücü
- Durgunluğu harekete veya hareketi durgun bir duruma çeviren etken, direnci kıran veya direnç doğuran özellik.
- Bir niceliğin kendisi ile çarpılarak yükseltildiği derecelerden her biri: 2x2x2=23 denkleminde, 3 sayısı 2'nin kuvvetini gösterir.
- Bir cismin durgunluk ya da devinim durumunu değiştirebilen yönleçsel nitelikli etki. anlamdaş gürelik.
- Bir cismin durma ya da devinim durumunu değiştiren dış etken. (SI birimi newton'dur).
kût ::: gıda , azık , yiyecek
kuvvet ::: güç
kût ::: azık
kût ::: yiyecek
kuvvet ::: güç
kuvvet ::: askerî güç
kut ::: (
kuvvet ::: bilek, cebir, fer, güç, hâl, ker, mecal, nüfuz, şiddet, takat, zor
KUVVET :::