Çağdaş Sözlük

istinbat ~ استنباط

Lugat-i Naci - istinbat ~ استنباط maddesi. Sayfa: 67 - Sira: 3

Lugatı naci sözlüğü istinbat maddesi. osmanlıcada istinbat ne demek, istinbat anlamı manası, istinbat osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte istinbat hakkında bilgi. Arapça istinbat ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada istinbat anlamı

استنباط istinbat ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

استنباط istinbat يقول ما التركية . معنى استنباط istinbat اللغة التركية

استنباط istinbat می گویند آنچه ترکیه. معنای استنباط istinbat زبان ترکی

istinbat ~ استنباط güncel sözlüklerde anlamı:

iSTiNBAT ::: Bir söz veya bir işten gizli bir mânâyı meydana koymak. * Müçtehid veya büyük bir âlimin gizli bir mânâyı içtihadı ile meydana çıkarması. * Bir mes'eleyi derin tetkik ile meydana çıkarması. * Bir mes'eleyi derin tetkik neticesinde kaynaklarından güçlükle anlamak.

istinbât ::: (a. i.) : bir söz veya işten gizli bir mânâ çıkarma, zımnen, açık olmıyarak, dolayısiyle anlama.

istinbât ::: bir sözden gizli bir mânâ çıkarma.

iSTiNBaT ::: Eshâb-ı kirâmdan radıyallahü anhüm ecmaîn sonra gelen müctehidlerin en büyüğü İmâm-ı a'zam Ebû Hanîfe'dir (r.aleyh). Bu büyük imâm, her hareketinde, her işinde Peygamberimize sallallahü aleyhi ve sellem tam mânâsı ile tâbi idi. İctihâd ve istinbâtta öyle yüksek bir dereceye yükselmişti ki, buraya ondan başka kimse varamadı. (Abdülhakîm Arvâsî)

Bâzısını görürsün, insanlarıKur'ân-ı kerîmden ve Sahîh-i Buhârî'den dînî hükümleri istinbât etmeye çağırır. Bu büyük cehâlete, bilgisizliğe ve açık dalâlete dikkat et! Sakın ey kardeşim çok sakın, bu tür ahmaklarla bir araya gelip görüşmekten kaçın! Mezhebine sarıl; Dört mezheb imâmından birine uy! (Yûsuf Nebhânî)

Allahü teâlânın kitâbını(Kur'ân-ı kerîmi) açıklayan Resûlullah efendimizden başkası olmadığı gibi, Kur'ân-ı kerîm ve hadîs-i şerîflerden dînî hükümleri istinbât edenler de ancak ümmetin büyük imâmlarıdır. (Yûsuf Nebhânî)

istinbât ::: anlam çıkarma , hüküm çıkarma

istinbât ::: ‬anlam çıkarma

istinbât ::: hüküm çıkarma

istinbât ::: (a. i.) bir söz veya işten gizli bir mânâ çıkarma, zımnen, açık olmıyarak, dolayısiyle anlama.

İSTİNBAT :::

Bir söz veya bir işten gizli bir mânâyı meydana koymak. * Müçtehid veya büyük bir âlimin gizli bir mânâyı içtihadı ile meydana çıkarması. * Bir mes'eleyi derin tetkik ile meydana çıkarması. * Bir mes'eleyi derin tetkik neticesinde kaynaklarından güçlükle anlamak.