Said ~ صاعد
Lugat-i Naci - Said ~ صاعد maddesi. Sayfa: 507 - Sira: 15
Lugatı naci sözlüğü Said maddesi. osmanlıcada Said ne demek, Said anlamı manası, Said osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte Said hakkında bilgi. Arapça Said ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada Said anlamı
صاعد Said ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
صاعد Said يقول ما التركية . معنى صاعد Said اللغة التركية
صاعد Said می گویند آنچه ترکیه. معنای صاعد Said زبان ترکی
Said ~ صاعد güncel sözlüklerde anlamı:
SAiD ::: (Sa'd. dan) Saadetli. Allah (C.C.) kendisini sevmiş. O'nun rızasına ermiş olan. Ahireti için çalışan kimse. Mes'ud. Mübarek. Bahtiyar.
SAiD ::: (Suud. dan fâil) Yukarı çıkan, yükselen, kalkan.
SAiD ::: Kolun, bilek ile dirseği arasındaki kısmı. Mirfak.
SAiD ::: Yukarıdaki temiz toprak, pislikten uzak pâk toprak. Yeryüzü. * Yol, tarik. * Mezar, kabir. * Yüksek. * Yukarı çıkan.
saîd ::: (a. s.) : 1) mutlu, uğurlu, (bkz : ferhunde, mes'ûd, mübarek). 2) âhiretini hazırlamış [kimse] . 3) i. erkek adı.
sâid ::: (a. s. suûd'dan) : yukarı çıkan, yükselen, kalkan, kalkıcı.
saîd ::: (a. s. suûd'dan) : 1) yüksek 2) yukarı çıkan.
sâid ::: (a. i. c. : sevâid) : kolun dirsekle bilek arasındaki kısmı, (bkz. : mirfak). sâid-i billur : bembeyaz kol. sâid-i sîmîn : gümüş gibi kol.
Said :::
- bak. say.
saîd ::: saadete ermiş , mutlu , mesut , saadetli
sâid ::: kol , bilek ile dirsek arası
sâid ::: kol
sâid ::: bilek ile dirsek arası
saîd ::: (a. s.) 1) mutlu, uğurlu, (bkz : ferhunde, mes'ûd, mübarek). 2) âhiretini hazırlamış [kimse] . 3) i. erkek adı.
sâid ::: (a. s. suûd'dan) yukarı çıkan, yükselen, kalkan, kalkıcı.
saîd ::: (a. s. suûd'dan) 1) yüksek 2) yukarı çıkan.
sâid ::: (a. i. c. : sevâid) kolun dirsekle bilek arasındaki kısmı, (bkz. : mirfak). sâid-i billur : bembeyaz kol. sâid-i sîmîn : gümüş gibi kol.
SAİD :::