taraf ~ طرف
Lugat-i Naci - taraf ~ طرف maddesi. Sayfa: 522 - Sira: 12

Lugatı naci sözlüğü taraf maddesi. osmanlıcada taraf ne demek, taraf anlamı manası, taraf osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte taraf hakkında bilgi. Arapça taraf ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada taraf anlamı
طرف taraf ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
طرف taraf يقول ما التركية . معنى طرف taraf اللغة التركية
طرف taraf می گویند آنچه ترکیه. معنای طرف taraf زبان ترکی
taraf ~ طرف güncel sözlüklerde anlamı:
TARAF ::: Yan, yön. * Yer, memleket, ülke. Kıt'a. * Taraftarlık, sahip çıkmak, korumak. * Aralarında anlaşmazlık bulunan iki kişiden veya iki topluluktan her biri.
taraf ::: (a. i. c. : etraf) : 1) yan, yön. 2) bölge, yer, memleket, ülke, kıt'a 3) [bir kimsenin] yanı. 4) tarafdarlık, sahip çıkma, koruma. 5) aralarında anlaşmazlık bulunan iki kişiden veya iki topluluktan her biri. Bî-taraf : tarafsız, hiç birtarafı tutmıyan.
tarf ::: (a. i.) : 1) bakış. 2) göz ucu.
taraf ::: yan, yön.
Taraf :::
- Ön, arka, sağ, sol, üst, alt vb. yanların her biri
Örnek: Dört tarafı kesme billur kapaklı bir eski saat... R. H. Karay - Yön, yan, doğrultu
Örnek: Deniz tarafındaki çayırdan bir sürü koyun geçiyor. M. Ş. Esendal - Yöre, yer
Örnek: Üsküdar tarafındaki evlerin camları kor gibi parlıyordu. H. Taner - İstekleri, düşünceleri karşıt olan iki kişiden veya iki topluluktan her biri.
- Bir kişinin soyundan gelenlerin hepsi.
- Bir şeyin belli bölümü, kısmı.
- yan.
tarf ::: bakış , akış , göz , nazar
taraf ::: yön , ülke , yer , yan
taraf ::: yön
taraf ::: ülke
taraf ::: muhatap iki kişiden her biri
taraf ::: yer
tarf ::: akış
taraf ::: (a. i. c. : etraf) 1) yan, yön. 2) bölge, yer, memleket, ülke, kıt'a 3) [bir kimsenin] yanı. 4) tarafdarlık, sahip çıkma, koruma. 5) aralarında anlaşmazlık bulunan iki kişiden veya iki topluluktan her biri. Bî-taraf : tarafsız, hiç birtarafı tutmıyan.
tarf ::: (a. i.) 1) bakış. 2) göz ucu.
taraf ::: cephe, cihet, kanat, nazır, semt, veçhe, yaka, yan, yer, yön, yöre, yüz
TARAF :::